Son günlerde yaprak porselen olarak da sıkça duyduğumuz seramik lamina veneerler ön dişlerinde hafif düzeyde renk, şekil veya pozisyon bozukluğu olan kişilere uygulanabilir. Gülüş estetiğinde uygulanan klasik yöntemlere (kron, kaplama) oranla diş dokusunda çok daha az aşındırma uygulandığından minimal invaziv diş tedavileri grubuna dahil edilebilirler. Doğru vakada, güncel teknik ve malzemeler ile uygulandığında lamina veneerler ideal gülüş estetiğine kavuşmanın en güvenli ve sağlıklı yöntemleri arasında sayılabilir.
Lamina kaplamalar dişteki estetik sorunun ve hedeflenen tasarımın ihtiyacı doğrultusunda dişler hiç aşındırılmadan veya 2mm ye kadar değişen miktarlarda aşındırma yapılarak üretilirler. Ancak klasik tam kaplamalarda olduğu gibi dişler çepeçevre kesilmez. Bu aşındırma bazen sadece hafif pürüzlendirme şeklinde yapılır. Genellikle sadece dudağa bakan yüzeylerde ve kesici kenarlarda aşındırma yapılır.
Günümüzde çoğu vakada hedef tasarım şablonu ilgili dişlere uygulanarak, wax-up & mock-up üzerinden dişler aşındırılarak dişteki doku kaybı en aza indirgenir. Bu yöntemle yapılan “prepless” laminalar estetik alanda çalışan diş hekimlerinin en çok uyguladığı lamina türüdür.
Dişlerin geride konumlandığı ve kesici kenarlarında eksiklik olan bazı vakalarda hiç aşındırma yapılmadan “no-prep” laminalar üretilir.
Bu durum tamamen hastanın ihtiyacına bağlı olarak şekillenir. Bazı hastalarda sadece bir ya da iki dişe lamina veneer uygulanırken, bazı hastalarda gülüş alanında bulunan 10 diş lamina veneerler ile kaplanabilir. Kliniğimizde bu konuda planlama ve tedavi süreçlerini yürüten Dt. Tülay Kaya hastalara en uygun tedavi planlamasını yaparken hastaların beklentilerini estetik ve medikal gerekliliklerle birleştirerek tavsiyelerde bulunur.
Kliniğimize lamina tedavisi için başvuran bazı hastalar ortodonti uzmanına bazıları da diş eti hastalıkları uzmanına yönlendirilir. Tüm tedavilerde olduğu gibi lamina tedavisinde de disiplinler arası sınırların korunması yapılacak tedavinin başarısını ve hasta memnuniyetini olumlu yönde etkileyen yaklaşımların başında gelir. Estetik olarak en iyi sonucu veren tedaviler vakanın ihtiyacına göre değişir.
Doğru vakada, doğru hazırlık, üretim & yapıştırma yöntemleri ile uygulanan lamina veneerlerde hastanın ağız bakım rutini de iyi ise yenileme genellikle gerekmez. Burada doğru vaka olarak adlandırdığımız durum pek çok parametre ile değerlendirilir. Ancak olmazsa olmazımız mine dokusunun korunabilmesidir. Eğer hedef estetiğe ulaşmak için mine dokusunu aşıp dentin dokusuna ulaşacak düzeyde diş aşındırma gerekiyorsa lamina veneer başarı kriterlerinden uzaklaşırız. Çünkü dentin dokusu daha nemli olması nedeniyle lamina veneerlerin yapıştırma yöntemlerindeki başarısızlığı arttırıp laminaların “debonding” diye bilinen düşme riskini arttırır.
- Dişlerinizi de çatlatabilecek kabuklu kuru yemişler vb sert gıdalar laminalarınıza zarar verebilir. Dişinizle ısırmamanız gereken hiçbir şeyi laminalarınızla da ısırmayınız.
- Dişlerde aşınma ve çatlaklara neden olabilen patolojik düzeydeki çiğneme etkinliği laminalarınıza da zarar verebilir. Bu nedenle aşırı diş sıkma (bruksizm) problemi olan hastaların gece plağı ve/veya çiğneme kaslarına botulinum toksin uygulamalarından yararlanmaları gerekebilir.
- Herkes gibi lamina yaptıran hastaların da dişlerini ve lamina kaplamalarını fırçalaması ve diş arası bakımlarını rutin olarak yapması ilgili dişleri diş eti hastalıkları ve çürüklerden koruyarak laminaların kullanım kalitesine olumlu katkıda bulunur.